|
|
|
Akciğer Kanseri
Kanser gelişimi çok aşamalı bir olaydır. Meme, kolon gibi kanserlerde
birçok kalıtımsal mekanizma belirlenmiş olup son yıllarda akciğer
kanserinde de genetik yatkınlıklar tanımlanmaya başlamıştır. Sigara
içimi önemli bir faktör olmakla birlikte, sigara içenlerin %20'sinde
akciğer kanseri görülmesi başka etkenlerin de, özellikle genetik
yatkınlığın önemli rol oynadığını düşündürmektedir. Kanser oluşumunda;
normal hücre genleri çevresel veya henüz aydınlanmamış bazı etkilerle
hücresel onkogenlere (kanser yapıcı genlere) dönüşürler. Kanser
hücreleri normal büyüme faktörlerinin etkisinden kurtulup kontrolsuz
bir şekilde çoğalırlar.
Akciğer kanseri tüm dünyada erkeklerde en sık görülen kanserdir. Tüm
kanserlerin %16'sı, tüm kanser ölümlerinin %28'i ( erkeklerde %35,
kadınlarda %19 akciğer kanseri nedeniyledir.
Ülkemizde her yıl 35.000 kişinin tütün ile ilgili hastalıklardan öldüğü
düşünülürse yaklaşık 15-20.000 kişi akciğer kanserinden ölmektedir.
Ülkemizde akciğer kanseri erkeklerde en sık görülen kanserken
kadınlarda meme ve genital bölge kanserlerinden sonra 3.sıradadır.
Akciğer kanserli hastalar; genellikle 60-70 yaşlarında sigara içen bir
bireydir. %5 akciğer kanseri 40 yaş altında gelişir. Sigara içiminin
artmasına bağlı olarak kadınlarda da yüzde giderek artmaktadır.
Akciğer kanserinin ekonomik yükü korkunç boyutlardadır. Hastalığa ait
medikal harcamalar ve işgücü kaybı bu giderleri oluşturmaktadır. Geçen
yıllarla birlikte tanı ve tedavi yöntemlerinin gelişmesiyle 5 yıllık
yaşam şansı bir miktar artış göstermiştir.
Akciğer kanseri
oluşumunda etkisi olan fiziksel ajanlar:
- SİGARA
- Yanma sonucu ortaya çıkan maddeler,
fırınlardan, ısıtıcılardan ve sigaradan yayılan karbonmonoksit (CO),
aerosoller, uçucu organikler, sülfür ve nitrojen oksitler.
- inşaat materyali, mobilyalar ve
kimyasal ürünler (formaldehit, asbest, böcek ilaçları)
- Binaların alnındaki topraktan çıkan
gazlar (radon)
- Biyolojik süreç (akarlar, küfler)
Diyetin Etkisi:
A vitaminin akciğer kanseri gelişimini önleyici etkisi olduğu
düşünülmektedir. Bu vitamini bol miktarda alanlarda akciğer kanseri
gelişme riskinin %50 azaldığı bildirilmektedir. Sigara içen insanlarda
A vitamini düzeyi azalmaktadır, onun için sigara içenlerin daha fazla
Avitamini almaları gerekmektedir.
C vitamininin de olumlu etkisi olduğu düşünülmektedir. E vitaminiyle
ilgili yeterli çalışma yoktur.
Diğer akciğer
hastalıklarıyla akciğer kanseri ilişkisi:
Diffüz pulmoner fibrozis ve KOAH'ta akciğer kanseri riski artar.
Akciğer kanserinin
belirtileri:
Bulgular tümörün yerleşim yerine göre değişir. En sık;
- Öksürük
- Göğüs ağrısı, nefes darlığı
- kan tükürme (hemoptizi)
- Hırıltılı solunum
- Sık tekrarlayan pnömoni
- Yutma güçlüğü
- Ses kısıklığı
- Vena kava süperior sendromu (yüzde
dolgunluk, kızarma, baş ağrısı, nefes darlığı, öksürük)
- Şilotoraks (Göğüs kafesi içinde
lenf sıvısı birikimi)
- Ateş
- Çarpıntı ve senkop (bayılma)
- Kilo kaybı, halsizlik, iştahsızlık
Tümörün yayılımına ve
oluşturduğu diğer sistem tutulumlarına göre de çeşitli bulgular
oluşabilir:
- Omuz ve kol ağrısı
- Göz kapağında düşme, gözün içine
çökmesi vb.
Nasıl tanı konur?
Tanıda hastanın bulguları, hikayesi, fizik muayenesi ve balgam
incelenmesi önemlidir.
Akciğer röntgenogramı %70-80 doğru sonuç verir ve 5-6 mm. üzerindeki
lezyonları tanımlayabilir. Bilgisayarlı tomografi de önemli ve duyarlı
bir yöntemdir. Bazı sorunlu olgularda MR kullanılabilir. Ayrıca plevra
mayi incelemesi, plevra biopsisi, bronkoskobi, transtorasik iğne
aspirasyonu da tanı için kullanılır.
Tedavi:
Akciğer kanseri uygun dönemde yakalandığında tedavi edilebilir bir
hastalıktır. Tümör tespit edildikten sonra evrelenir ve evresine göre
tedavi yaklaşımı uygulanır. Kesin tedavi cerrahi olarak tümörün
çıkarılmasıdır. Tümörün yayılımı, büyüklüğü ve lenf nodu yayılımına
göre evrelenen tümör operasyona engel başka bir hastalık da yoksa
cerrahi olarak çıkarılır.
Tümörün hücre tipine ve evresine göre sağkalım oranları değişmektedir.
Her kanserde olduğu gibi erken teşhis çok önemlidir. 5 yıllık sağkalım
oranları %15-%40 arasında değişmektedir. Ancak, cerrahi tedavinin
uygulandığı erken evre (kanserin erken dönemde teşhis edildiği)
hastalarda 5 yıllık yaşam şansı %70'lere çıkabilmektedir.
Geri: Sigara
|
|
|